English
Arabic
Birçok kişi kendi işinin sahibi olmak istese de bahanelerin arkasına sığındığı için bu hayallerini gerçekleştiremiyor. Kendi fikrinizi hayata geçirerek, kendi işinize sahip olmak zorlu bir süreç ve ciddi anlamda özveri gerektiriyor.
İnandıkları işin peşinden giden ve sonuna kadar mücadele eden girişimciler, bir şekilde başarıyı elde ediyorlar. Fakat bu zorlu süreç bazı girişimcilerin de geri adım atmasına neden olabilir.
Bu yazıda, girişimci olmak isteyen; ancak bahanelerin ardına sığınan kişilerin en çok dile getirdikleri ve öne attıkları bahaneleri sizinle paylaşacağız.
Çok yaşlıyım / çok gencim
Belli bir yaşa ulaşan girişimcilerin en sık kullandığı bahanelerden biri de yaşlılık oluyor. Kendilerinin çok yaşlı olduklarını ve yeni bir şeye başlayamacaklarını düşünmeleri nedeniyle girişimciliğe adım atmıyorlar. Ancak burada unuttukları bazı detaylar bulunuyor. Yaşlı olmak, iş hayatında belli bir tecrübeye sahip olmak, kendi işinizde oldukça işinize yarayabilir. Bu süreç içerisinde edindiğiniz tecrübelerden yola çıkarak, kendi girişiminizde bunları kullanabilirsiniz. Hala çok yaşlı olduğunuzu düşünüyorsanız, KFCnin (Kentucky Fried Chickens) kurucusu Colonel Sanders, bu işe başladığında 60 yaşındaydı.
Yaşlı olma bahanesinin yanı sıra bir de kendini çok genç olarak görenler bulunuyor. İnternette en aktif olan kişilerin şuan genç kuşak olduğunun hepimiz bilincindeyiz. Z kuşağı internetin içinde doğdu diyebiliriz ve bu nedenle de bu alana oldukça hakimler. Girişimci olmak isteyen gençler, bu fırsattan yararlanmalılar çünkü internetteki eksiklikleri oldukça iyi gözlemleyebiliyorlar.
Kendi yaş gruplarının ihtiyaçlarına yönelik projeler geliştirmek için çalışmalar yapabilirler. Genç olduğu için işe atılmayan girişimci adayları, Tumblrın kurucusu David Karpı kendilerine örnek alabilerler. Karp, Tumblrı 2007de kurduğunda 21 yaşındaydı ve 2013 yılında Tumblrı 1,1 milyar dolara Yahooya sattı.
Doğru kişileri tanımıyorum
Doğru kişileri tanımayı beklememelisiniz. Siz işinizi yapmaya başlayın ve yaptığınız işi doğru bir şekilde tanıtmaya başladığınızda, doğru kişiler sizi bulmaya başlayacaktır. Eğer birilerini bulmak için beklemeyi planlıyorsanız, o zaman devamlı oturup, bir atılım yapmayacaksınızdır. Siz projenizi hayata geçirip, eyleme döktüğünüz zaman doğru insanlar da size gelmeye başlayacak ya da siz onları bulacaksınız.
Yeterli zamanım yok
En sık kullanılan bahanelerden biri de yeterli zaman olmadığıdır. Kafasında sürekli fikirler olan ve kendi işini geçirmek isteyen; ancak vakit darlığından şikayet edenlerden bu söz sıkça duyarsınız.
Eğer bir fikre inanıyorsanız ve kendi işinizi hayata geçirmek istiyorsanız, hayatınızdaki önceliklere yeniden göz atmanız ve gereksiz şeylere ayırdığınız zamanları tekrar ele almanız gerekiyor. Kendinize ve sosyal çevrenize ayırdığınız vakti farklı bir şekilde yapılandırarak, işinizi ortaya koymak için gün içinde kendinize vakit yaratmanız gerekiyor.
Ya başaramazsam?
Başarısızlık korkusu da girişimcilerin en büyük korkularından biridir. Girişimcilik dünyasında; En başarılı girişimciler, en çok başarısızlık yaşamış girişimcilerdir. şeklinde bir anlayış vardır. Bunun arkasında yatan anlam ise, başarısızlık yaşamadan ve bunlardan ders almadan başarılı olmanız oldukça zordur.
Kimse size yüzde yüz başarıyı garanti edemez. İlk başlarda bir takım başarısızlıklarınız olabilir; ancak bunlardan ders almak sizin elinizde. Edison, ilk denemesinden sonra ampül üzerindeki çalışmalarına devam etmemiş olsaydı, bugün ampülü icad eden kişi olarak akıllarda kalmayacaktı. Girişimcilik sektöründe Edison gibi, başarıya ulaşmadan önce defalarca başarısız olmuş onlarca örnek vardır. Bu nedenle başarısız olma korkunuzu yenmeniz için bazı adımlar atmanız ve bu korkuların üzerinden gelmeniz gerekiyor.
Yeterli sermayem yok
Bir girişim kurarken, sermaye tabii ki oldukça önemli; ancak projenizi hayata geçirmek için her zaman büyük bir sermayeye ihtiyacınız yok. Birçok girişimci daha projeleri fikir aşamasındasındayken yatırımcıların kapısını çalarak, onlardan bir sermaye istiyor; fakat son yıllarda birçok kişinin bu şekilde yatırımcıların kapısını çaldığını düşünecek olursak, onlar da yatırım yapacakları fikirleri iyi seçmeye özen gösteriyorlar.
Ortada herhangi bir iş yokken, sadece fikre para ödeme düşüncesi birçok yatırımcının aklına yatmıyor. Bu nedenle öncelikle bazı şeyleri hayata geçirmeniz gerekiyor.
Projenizi hayata geçirmek için neler yapmanız gerektiğini listelemeniz ve sizin yapabileceğiniz işleri belirlemeniz gerekiyor. Sermaye için yatırım görüşmeleri yaparken, ortaya bazı işler koymuş olarak gitmek, yatırımcıların dikkatini daha çok çekecektir.
İşimi bırakamam
Birçok kişinin kendi işini hayata geçirememesinin arkasında yatan en büyük neden günlük işlerini bırakamıyor olmaları. Hayatlarına devam edebilemek için bu işlere muhtaç oluyorlar. Çünkü bir şekilde belli bir para kazanmaları gerekiyor ve kendi işlerini kurduklarında bir süre para kazanamayacak oldukları gerçeğini biliyorlar.
Evet, kendi işinizi kurduğunuzda belli bir süre para kazanamayabilirsiniz; fakat aklınızdaki işi hayata geçirmek için her zaman günlük işinizden vazgeçmeniz gerekmiyor. Fikri yavaş yavaş hayata geçirerek, ek iş olarak da bu projeye devam edebilirsiniz. Proje hayata geçtikten sonra, beklediğiniz sonuçları almaya başlarsanız o zaman yavaş yavaş para da kazanmaya başlayabilirsiniz. Ancak işinizden ayrılamadığınız için fikrinizi bir kenara atarsanız, hiçbir zaman projenizi hayata geçiremeyebilirsiniz.
Mükemmel olmadan projeyi başlatmam
Mükemmeliyetçi yaklaşım da aslında içten içe işleri ertelemenin başka bir yoludur. İşlerin mükemmel olmasını beklediğiniz sürece, asla tam olarak tatmin olmayacaksınız. İşin başlangıcında yapmanız gereken en önemli işleri tamamladıktan sonra projeyi hayata geçirin.
İşi yapmadan önce değil, yaparken mükemmelleştirmeye çalışın. Yola çıktığınız zaman başka insanlardan gelen geri bildirimleri de değerlendirerek, yaptığınız işi daha kaliteli bir hale getirebilirsiniz. Ancak mükemmel olmayı beklediğinizde, devamlı olarak projeyi ertelemeye çalışırsınız.
